İran'dan çıplak ayakla Türkiye'ye kaçan kadının sözleri kan dondurdu

TAKİP ET

Gökhan Çınar'ın sunumuyla yayınlanan Katarsis programına bu hafta Afgan kökenli Noorbibi isimli kadın konuk oldu. 28 yaşındaki kadının İran'da yaşadığı korku dolu anlar ve 16 gün boyunca çıplak ayakla Türkiye'ye kaçışı sosyal medyanın gündemine oturdu.

Reklam
Reklam

Gökhan Çınar'ın sunumu ile yayınlanan Katarsis programının bu haftaki konuğu Afgan kökenli 28 yaşındaki Noorbibi isimli kadın oldu. İran'da yaşadıklarını korku dolu gözlerle anlatan kadının söyledikleri sosyal medyanın gündemine oturdu. İran'dan yıllar evvel Türkiye'ye kaçan kadın hayat hikayesi ile adeta akıllara durgunluk verdi.

Anlattıkları akıllara durgunluk verdi

Baskıcı bir ailede dünyaya geldiğini ve ailesinin kız çocuklarına hiç değer vermediğini söyleyen kadın gözünü açtığı gibi ayrımcılıkla karşı karşıya kaldığını dile getirdi. Annesinin ve kendisinin sürekli şiddet gördüğünü söyleyen Afgan asıllı kadın, babasının şeriata ve dini meseleleri çok önem verdiğini ifade etti. 24 yıl boyunca babasından şiddet gördüğünü annesine şiddet sebebiyle belinin kırıldığını da ifade eden kadının söyledikleri tüyleri diken diken etti.

Yaşadıklarını Gözyaşları içinde anlatan kadın, “Biz dayak yerken etrafta kimse sesini çıkaramazdı ki bu normal bir dövme de değildi, babam bizi alıp duvara fırlatırdı. Annemin beli kırıkken, hasta yatarken bile dayak yedi. Çocukluk dendiğinde aklıma şiddet ve korkudan başka bir şey gelmiyor. Bıçakla, hortumla, eline ne geçerse bizi öldürene dek döverdi. Hortumla dövdüğü yerlerin acısından uyuyamazdım. Annemin annesi oldum. Büyümek benim elimde değildi, çocukluğum elimden zorla alındı. Bir buzdolabımız vardı, önce ikiz kardeşimi, sonra kendimi saklardım. Babamın, bizi orada bulacağını bildiğimiz halde yine gider oraya saklanırdık. Çocukluk işte…” dedi.

Yalınayak Türkiye'ye kaçtı

Babasının 15 yaşındayken ikiz kardeşini zorla evlendirildiğini ve sıranın kendisine geldiğini söyleyen talihsiz kadın “Ya ölecektim ya kaçacaktım. Bir gün okuldan eve geldim, üvey amcam evde, takım elbiseli bir şekilde oturuyor. Annem ve kardeşim yüzüme bakmıyor. Meğer üvey amcam bir kızı beğenmiş ama parası kızı almaya yetmemiş, aile de 'siz de bizim oğlumuza bir kız verin, hesap kapansın' demiş. Babam da beni o ailenin oğluna vermiş. Değersiz olduğumu biliyordum ama bu kadarını beklemiyordum... Üstelik çocuğun akıl sağlığı yerinde değildi ve benden küçüktü. O gün kendime söz verdim: Babam boynumu bile kesse kimseyle evlenmeyecektim.” dedi.

Ailesinin nişanlısı ile zorla cinsel ilişkiye girmesini istediğini de söyleyen kadın o gece zorla odaya sokulduğunu çok çaresiz kalınca da çocuğu ölümle tehdit ettiğini iddia etti. Nişanlısının o halinden korktuğunu ve kendisi ile cinsel ilişkiye girmediğini söyleyen kadın “Ama sonra kimse beni istemedi, artık genç bir kız değildim, duldum. Babam bu sefer de yaşlılarla evlendirmeye çalıştırdı beni. O olay kaçmama vesile oldu.” dedi.

Hiçbir hazırlığı olmadığı halde Kısa bir süre içinde yola çıktığını söyleyen kadın yolda terliğinin koptuğunu ve çıplak ayakla günlerce yürümek Zorunda kaldığını söyledi. En sonunda acıya dayanamayınca eşarbını ayağına bağladığını söyleyen kadın üzerinde İncecik bir şeyle kimseden yardım almadan Türkiye'ye gelmesinin mucize olduğunu dile getirdi.