Hamilelik sürecinde kadınların dikkat etmesi gereken şeyler sık sık belirtiliyor. Bu dönemde endişe ve stres gibi duygularda meydana gelebiliyor. Bunların sık yaşanması ise ruhsal problemlere sebep olabiliyor. Anne adayının ruh sağlığının tehlikede olması bebeğin ruh sağlığını da etkileyebiliyor. Psikiyatrist Dr. Alain Gregoire, dünya genelinde 13 milyon kadar kadının perinatal depresyondan şikayetçi olduğunu ve bu durumun anne kadar bebeğin ruh sağlığına da olumsuz etki ettiğini söylüyor.
Psikiyatri Uzmanı Doç. Dr. Barış Önen Ünsalver ise gebelik döneminde ve erken dönemde bağlanma sorunlarının yaşanmasının gelecekte çocukta önemli sorunlara yol açtığı uyarısında bulundu; “Yeni doğan bebekle bağ kurma güçlüğü sonucunda bebekte nöropsikiyatrik ve fiziksel gelişim sorunları olabilmektedir” diyor.
Kadınlar depresyonu göz ardı ediyor
Dr. Alain Gregoire ise dünyada 196 ülkede ortama olarak her yıl 131 milyon doğum gerçekleştiğini belirtirken “Yaklaşık olarak 131 bin ruh sağlığı alanında en ciddi hastalıklardan birisi olan postpartum psikozdan dolayı problemler yaşıyorlar. 13 milyon kadar kadın dünyada perinatal depresyondan rahatsızlığı yaşıyor. Birçoğunda teşhis yapılamıyor. Özellikle düşük ve orta gelirli ülkelerde bununla karşılaşılıyor” dedi.
Çocukluk dönemindeki duygusal sorunlar ilerde ruh sağlığını etkiliyor
Çocukluk döneminde meydana gelen kötü duygusal durumlar ve travmalara maruz kalmak, ilerleyen dönemlerde post travmatik stres bozukluğuna sebep olabiliyor. Bu nedenle Dr. Alain Gregoire perinatal ruh sağlığının önemine vurgu yapıyor.
2 yıl sürebiliyor
Gebelikten itibaren perinatal dönemde başlayan ve doğumdan sonraki iki yıla kadar devam edebilen bir süreç olduğunu söyleyen Doç. Dr. Barış Önen Ünsalver, bu nedenle anne adayının ruh sağlığının çok önemli olduğunu ifade ediyor.
Anneyle bebeğin teması önemli
Doç. Dr. Barış Önen Ünsalver, “Anne ve bebek arasındaki bağlanma sisteminin önemine değiniyor. Bebek annesine yaklaştığı zaman koruma, güven, yakınlaşma ve emniyeti bulmayı umar, anneyle beden, göz teması çok önemlidir” diyor. Bağlanma problemleri yaşanırsa erken çocukluk döneminde tepkisel bağlanma bozukluğu gelişimi, yetişkin dönemde madde kullanımı sorunları, yetişkinlikte sınırda kişilik yapılanması, depresif bozukluk ve anksiyete bozuklukları meydana gelebileceğini uzmanlar söylüyor.
Psikiyatri Uzmanı Doç. Dr. Barış Önen Ünsalver ise gebelik döneminde ve erken dönemde bağlanma sorunlarının yaşanmasının gelecekte çocukta önemli sorunlara yol açtığı uyarısında bulundu; “Yeni doğan bebekle bağ kurma güçlüğü sonucunda bebekte nöropsikiyatrik ve fiziksel gelişim sorunları olabilmektedir” diyor.
Kadınlar depresyonu göz ardı ediyor
Dr. Alain Gregoire ise dünyada 196 ülkede ortama olarak her yıl 131 milyon doğum gerçekleştiğini belirtirken “Yaklaşık olarak 131 bin ruh sağlığı alanında en ciddi hastalıklardan birisi olan postpartum psikozdan dolayı problemler yaşıyorlar. 13 milyon kadar kadın dünyada perinatal depresyondan rahatsızlığı yaşıyor. Birçoğunda teşhis yapılamıyor. Özellikle düşük ve orta gelirli ülkelerde bununla karşılaşılıyor” dedi.
Çocukluk dönemindeki duygusal sorunlar ilerde ruh sağlığını etkiliyor
Çocukluk döneminde meydana gelen kötü duygusal durumlar ve travmalara maruz kalmak, ilerleyen dönemlerde post travmatik stres bozukluğuna sebep olabiliyor. Bu nedenle Dr. Alain Gregoire perinatal ruh sağlığının önemine vurgu yapıyor.
2 yıl sürebiliyor
Gebelikten itibaren perinatal dönemde başlayan ve doğumdan sonraki iki yıla kadar devam edebilen bir süreç olduğunu söyleyen Doç. Dr. Barış Önen Ünsalver, bu nedenle anne adayının ruh sağlığının çok önemli olduğunu ifade ediyor.
Anneyle bebeğin teması önemli
Doç. Dr. Barış Önen Ünsalver, “Anne ve bebek arasındaki bağlanma sisteminin önemine değiniyor. Bebek annesine yaklaştığı zaman koruma, güven, yakınlaşma ve emniyeti bulmayı umar, anneyle beden, göz teması çok önemlidir” diyor. Bağlanma problemleri yaşanırsa erken çocukluk döneminde tepkisel bağlanma bozukluğu gelişimi, yetişkin dönemde madde kullanımı sorunları, yetişkinlikte sınırda kişilik yapılanması, depresif bozukluk ve anksiyete bozuklukları meydana gelebileceğini uzmanlar söylüyor.
